15 Kasım 2015 Pazar

ATATÜRK GİBİ DÜŞÜNMEK

         TEK KURTULUŞ YOLU; ATATÜRK GİBİ DÜŞÜNMEK

Bir Norveç atasözü der ki "Eğer zorda kalırsan ,içinden çıkılmayacak durumdaysan Atatürk gibi düşün.
  Ülkemizin durumunu düşününce gerçekten Atatürk gibi düşünmek fikrinin zamanının geldiğini ve gelip geçtiğini bile söyleyebilirim. Bakmayın siz Akplilerin bu ülkenin durumunun iyi olduğu yalanlarına. Sadece insanları kandırıyorlar. Gün geçtikçe ülkemiz bir Ortadoğu ülkesine dönüyor,döndüde. Kimse kimseyi aldatmasın. Gerçekleri net bir şekilde ortaya koymakta yarar var. Ülkenin her yerini   canlı bombalarla donattılar. Çarşaflı kadınlara bile yaklaşamaz olduk. Korkar olduk acaba canlı bomba mı diye.7 Haziran seçimlerinden bu yana tam 721 canımız gitmiş. Ne uğruna,kimin uğruna? Bir diktatörün başkanlık hevesi için. Daha kaç can kaybedeceğiz bir diktatör için. Yazık değil mi bu insanlara ,kimsin nesin sen? Ne hakkın var buna ? Ülkeyi ne hale getirdiğinin farkında değil misin? Yoksa bunu kasıtlı mı yapıyorsun ? Ülkeyi iç savaşa getirdiğinin farkında değil misin? Bu savaşı kazanacağını mı düşünüyorsun?  Ne farkın var   Kaddafiden,  Saddam'dan onların sonunu hiç mi düşünmessin?  Bu kadar mı öngörüden yoksunsun? 
  Ya partiler onların hiç mi sorumluluğu yok ülkenin bu hale gelmesinde? Akp'nin bu hale gelmesinde ;muhalefetin hiç mi suçu yok?  İçlerinde biraz vatan bilinci olsa ülke bu hale gelir mi?  Asla...
  O yüzden ben diyorum ki hepimiz Mustafa Kemal olmalıyız. Yoksa ülke olarak , bu gemide hepimiz batacağız. Bizi hiç kimse kurtaramaz.   Sorun artık parti meselesini de aştı. Umarım 1 Kasım seçimlerinde yanılmış olurum. Ama görev biz Kemalistlere düşüyor. Nasıl bu ülkeyi 1919'da Samsun'a çıkıp kurtardı isek ,ülkeyi bu işgalcilerden temizlemek gerekiyor. Çözüm yolu ise tek Atatürk gibi düşünmek ve O'nun yolunda gitmek. Ülke olarak sorunlarımızın temelinde bu yok mu? O'nun yolundan çıktığımız için bu halde değil miyiz? 1938'de Atatürk öldükten sonra izlenen politikalar buna sebep değil mi? O'nun ilkelerinden,O'nun devrimlerinden  verilen tavizler adım adım ülkeyi bu hale getirmedi mi?  Kendine Atatürkçüyüm diyenler Atatürk'ü sömürenler ,O'nun yolundan sapanlar yüzünden  ülke bu hale gelmedi mi? Ya ordu? Onun hiç mi suçu yok? Neden bu ülkede Kemalizmi ya da Atatürkçülüğü kurumsal hale getirmediler? Darbe yapa yapa ülkeyi bitirdiler?Ne oldu acaba darbe yaptılarda ? Olan hep bu ülkenin vatanseverlerine oldu. Acaba Atatürk olsa bu askerleri ne yapardı? Kendilerine nasıl Atatürkçü diyebiliyorlar? Asla demesinler değillerde. Kenan Evren mi Atatürkçü? Ya da daha önce darbe yapanlar mı? Bu ülkeye en büyük zararı verdiler. Yüzbinlerce genç yok oldu gitti? Ülkenin aydınlık insanları gelecekleri  darbeciler  yüzünden yok olup gittiler. Ülkenin geleceğini mahvettiler. Sağa,siyasal islamcılığa yol verdiler. Türk -İslam sentezcileri,Bopçuları  iktidara taşıdılar. İrticayı yok edeceğiz deyip ılımlı islamcıları  devlette kadrolaştırdılar.    Ülkenin en stratejik noktalarına siyasal islamcıları yerleştirdiler. Adım adım bu ülke Ortadoğu ülkesi oldu. Siyasilerin ve  ordunun bu olanlarda hiç mi sorumluluğu yok? Birazcık bunları da sorgulamamız gerekmiyor mu? 

 Sorgulamadığımız için bu halde değil miyiz? Köy enstitüleri gibi Cumhuriyetin aydınlık projesi ,Kemalizmin en önemli projesi olan bir yol acaba kaç kişi tarafından  bilinir İsmet İnönü'nün ya da Chp'nin içindeki ağababaların kapatmak istediğini? Çünkü sorgulamayız. Bİze sunulanları olduğu gibi kabul ederiz. Kabul etmeyelim bize sunulanları. Okuyalım,araştıralım.Atatürk'e ancak bu şekilde layık olabiliriz.  İnanıyorum ki Atatürk gibi düşünsek bunları asla kabul etmeyiz. Atatürk bu ülkeyi kurtarırken yokluklar içinde nerede ise sıfırdan bu ülkeyi yarattı. Çünkü O asla yoklukları bahane etmedi. Bunların arkasına sığınmadı. Biz ise önümüzde bütün imkanlar olmasına rağmen başaramıyoruz neden acaba?  Bu ülkenin aydınlık insanları ,ordusu, aydını bilinçli kesimi maalesef başarılı olamıyor?  92 yıllık Laik Cumhuriyetin devrimleri ,ilkeleri 13 yılda Akp gibi dinci,faşist bir hükümet  tarafından yok ediliyor. 
  Hatırlatmak isterim  sizlere Atatürk'ün Bursa nutkunu. 

"Türk genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir. Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, ‘Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır.’ demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.

Polis gelecek, asıl suçluları bırakıp, suçlu diye onu yakalayacaktır. Genç, ‘Polis henüz devrim ve cumhuriyetin polisi değildir.’ diye düşünecek, ama hiç bir zaman yalvarmayacaktır. Mahkeme onu yargılayacaktır. Yine düşünecek, ‘Demek adliyeyi ıslah etmek, rejime göre düzenlemek lazım.’ diyecek.

Onu hapse atacaklar. Yasal yollarla karşı çıkışlarda bulunmakla birlikte bana, başbakana ve meclise telgraflar yağdırıp, haklı ve suçsuz olduğu için salıverilmesine çalışılmasını, kayrılmasını istemeyecek. Diyecek ki, ‘Ben inanç ve kanaatimin gereğini yaptım. Araya girişimde ve eylemimde haklıyım. Eğer buraya haksız olarak gelmişsem, bu haksızlığı ortaya koyan neden ve etkenleri düzeltmek de benim görevimdir.’

İşte benim anladığım Türk genci ve Türk gençliği!”
  
Atatürk'ün anladığı ve istediği gençlik budur. Ailemiz vardır,çocuğumuz vardır demeyeceğiz. Yok olan bir ülkede ne aile kalır, ne de çocuk. Vatansız bir ülkede çocuğumuzu yaşatmaktansa hiç yaşatmayalım daha iyi. Yazık değil mi bu çocuklara? İleride bize hesap sormazlar mı? Ne yaptınız siz bu ülkeye, ne hale getirdiniz demezler mi? Ülkemizi bu halde mi teslim edeceğiz çocuklarımıza. 
Yapacağımız o kadar çok şey var ki. Sadece çevremizdeki insanları bilinçlendirip aydınlatmak  onlara doğru yolu göstermek çok büyük fayda sağlayacaktır. İnsanlara Akp'nin bu ülkeye getirdiği noktayı göstermek ve bilinçlendirmek. Kimseye kızmadan ,kavga etmeden sabırla anlatmalıyız. İnanıyorum ki bu ülkede bunları anlayacak çok insan vardır. 
"Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler asla yorulmazlar." Atatürk'ün bu sözünü unutmayın ,yılmadan ,korkmadan mücadele edin. Akp gibi faşist,dinci zihniyetli partilerden ancak böyle   kurtuluruz. Yoksa güzel ülkemizin bir Arap ülkesi olmasından kurtaramayız. Çare bizde,çare Atatürk gibi düşünmekte. Çare Kemalizmde.


İsmail YILDIRIM




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder